Serkan Ağar Türkiye Futbol Federasyonu TÜRK İDARE HUKUKU SİTESİ
Maddesi çerçevesinde, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin doğrudan uygulanabilir bir iç hukuk kuralı haline geldiğini, dolayısıyla 6/1. Maddesindeki “Herkes…bir mahkeme tarafından davasının …dinlenmesini istemek hakkına sahiptir.” kuralı ile mahkeme önünde hak arama özgürlüğünün ve yine 13. Maddesindeki; ”Bu sözleşmede tanınmış olan hak ve özgürlükleri ihlal edilen herkesin…ulusal bir makam önünde etkili bir hukuki yola başvurma hakkı vardır.” kuralı ile ulusal bir makam önünde etkili bir hukuki yola başvurma hakkının bir iç hukuk kuralı olarak dikkate alınması gerektiğini vurgulamıştır. AYİM bu tür davalarda öncelikle dava konusu yazının uyarı cezası olup olmadığına karar vermekte, uyarı cezası olduğuna karar verirse disiplin cezaları yargı denetimi dışı olduğundan ancak yokluk denetimiyle sınırlı olarak denetim yapmaktadır. Eğer disiplin cezası olmadığını tespit ederse bu kez idari uyarı yazısının idari davaya konu olabilecek nitelikte olup olmadığını irdelemektedir[776]. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin “adil yargılama” başlıklı 6. Maddesinin 1.bendine göre, her şahıs gerek medeni hak ve yükümlülükleriyle ilgili uyuşmazlıklar gerek cezai alanda kendisine yöneltilen bir isnadın esası hakkında karar verecek olan yasal, bağımsız ve tarafsız bir mahkeme tarafından, davasının makul bir süre içinde, hakkaniyete uygun ve aleni surette dinlenmesini istemek hakkına sahiptir. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin (AİHS) “adil yargılama” başlıklı 6. Bendine göre, her şahıs gerek medeni hak ve yükümlülükleriyle ilgili uyuşmazlıklar gerek cezai alanda kendisine yöneltilen bir isnadın esası hakkında karar verecek olan yasal, bağımsız ve tarafsız bir mahkeme tarafından, davasının makul bir süre içinde, hakkaniyete uygun ve aleni surette dinlenmesini istemek hakkına sahiptir.
Amatör ve profesyonel futbol disiplin kurullarında görevlendirilebilmek için TFF Yönetim Kurulu, Tahkim Kurulu, Denetleme Kurulu ve yan kurullar üyesi olmamak ve Disiplin Talimatı hükümleri gereğince daha önce disiplin cezası ile cezalandırılmamış olmak gerekmektedir. TFF Denetleme Kurulu, dört yıl için, Genel Kurul tarafından seçilecek mali konularda ihtisas sahibi beş asıl ve aynı nitelikteki beş yedek üyeden teşekkül etmektedir. Denetleme Kurulu, Yönetim Kurulu tarafından hazırlanan ve Genel Kurul tarafından kabul edilen Talimat’a uygun olarak TFF’nin mali işlemlerini Genel Kurul adına denetlemekle görevlidir ve gelir-gider tabloları, bilançolar ve yıllık faaliyetleri esas alan mali tabloları içeren yıllık denetleme raporunu Genel Kurul’un onayına sunmaktadır. Denetleme raporunda, ayrıca, kaynakların etkin, ekonomik ve verimli kullanılıp kullanılmadığı, harcamaların sportif faaliyetler için yapılıp yapılmadığı ve mali işlemlere ilişkin karar ve tasarrufların amaç ve programlara uygun olup olmadığı hususlarına da yer verilmektedir. Denetleme Kurulu, raporunu Genel Kurul üyesi tüzel kişilere ve gerçek kişilere Genel Kurul toplantı tarihinden bir ay önce göndermekle yükümlüdür. Genel kurul üyeliği bulunan tüzel kişilerin temsilcilerine ise, ayrıca rapor gönderilmemektedir. Denetleme raporunun postaya veriliş tarihi gönderme tarihi olarak kabul edilir. GSGM ile özerk federasyonların ilişkileri ise, Çerçeve Statü’nün 12.
Maddeleri bazı durumlarda hak ve özgürlükleri ihlal edilen kişilere Mahkemeye başvuru hakkı tanımıştır. Ancak AYİM, AİHS’nin doğrudan uygulanabilir olduğunu kabul etmekle birlikte, disiplin cezalarının yargı denetimini kısıtlayan hükmün Anayasa olduğu gibi katılmadığımız bir yorumla AİHS hükümlerini uygulamaktan kaçınmaktadır. Bu karardan anlaşıldığı üzere AYİM, disiplin cezası yargı denetimine açık ise eylemin disiplin suçu oluşturup oluşturmadığını ve yine hangi disiplin suçunu oluşturduğunu denetlemekte, hukuka aykırılık gördüğü takdirde disiplin cezasını iptal etmektedir. Kanaatimizce, temel hak ve özgürlüklerle ilgili yasa metinlerini yorumlarken, daraltıcı değil hak ve özgürlük alanlarını, bu bağlamda yargısal denetimin sınırları genişletici yorum yapılmalıdır. Çoğunluk görüşü bunun tam tersine karar vermek suretiyle gerçek bir hukuk devleti olma yolunda katkı sağlamamıştır.
Hiçbir konfederasyon ya da ulusal federasyon, paribahis Kuralları’nda, Kurul’un onaylamadığı herhangi bir değişiklik yapamamaktadır. [15] FIFA, üyeliği olan bütün ulusal federasyonlar adına dört oy hakkına, diğer üye federasyonların her biri ise bir oy hakkına sahiptir. Bir teklifin kabul edilmesi için toplantıya katılan ve oy hakkı olanların en az dörtte üçünün kabul yönünde oy vermeleri gerekmektedir. 13 Nisan 1923 tarihinde, bir başka deyişle henüz Cumhuriyet ilan edilmemişken, Türkiye İdman Cemiyetleri İttifakı’nın yapısı içinde “Futbol Heyeti Müttehidesi (Futbol Federasyonu)” oluşturulmuştur. Futbol Federasyonu, 21 Mayıs 1923’te FIFA üyeliğine[71] kabul edilmiş ve ardından Türk milli futbol takımını kurmuştur[72]. FIFA, dörtte üçü Avrupa’da bulunan, 300 binden fazla kulübe dağılmış olan 25 milyondan fazla oyuncuyu[17] denetlemektedir. FIFA, en üst karar mercii olarak Genel Kurul, bu kararları uygulayan İcra Kurulu[18] ve idari merci olarak Genel Sekreterlik biçiminde teşkilatlanmıştır.
Davacının emekli olarak Türk Silahlı Kuvvetlerinden ayrılması nedeniyle dava konusu edilen disiplin cezasının dayanak alınabileceği bir işlem kalmamış, hukuki etkisi ortadan kalkmıştır. Davacının statü dışına çıkması nedeniyle dava konusu kalmamıştır.” şeklindeki gerekçeyle konusu kalmayan davanın esası hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına, karar vermiştir. Kanaatimizce göz hapsi cezaları için de yukarıdaki değerlendirmeler geçerlidir. Her ne kadar AİHM Engel7Hollanda kararında 12 gün süreli göz hapsi cezasını kişi özgürlüğünün ihlali saymamış ise de daha uzun süreli göz hapsi cezalarını ihlal kabul edebilir. Çünkü AİHM’nin disiplin cezalarının kişi özgürlüğünü ihlal edip etmediğinin tespitinde kullandığı ölçütlerden biri de cezanın süresidir. AİHM kriterleri dikkate alındığında, uzun süreli cezalarda göz hapsi de oda hapsi gibi yargı denetimine açık olacaktır. Kaldı ki göz hapsi cezası iç hukukumuzda hürriyeti bağlayıcı ceza olarak kabul edilmiştir. AİHS’de düzenlenen temel hak ve özgürlükler taraf ülkelerin göz önünde bulunduracağı asgari standartlardır.
Maddenin amacına uygun düzeye ulaşan aşağılayıcı bir cezaya salt mahkum etmek dahi, infaz olmasa da tek başına maddeyi ihlal etmektedir.[528] AİHM genelde bedene zarar veren uygulamalara dayalı cezaların aşağılayıcı ve 3. Maddeyi ihlal eder nitelikte olduğunu kabul etmektedir. Kendisinin veya başkasının hayatına yönelik haksız ve devam etmekte olan bir saldırıyı defetmek zorunluluğu içinde kuvvet kullanarak, saldırganı öldürmek durumunda kalan kimse, sözleşmenin 2. AİHS’de düzenlenen temel hak ve özgürlükler incelendiğinde; 2. Maddede düzenlenen Yaşama hakkının ihlali sayılmayacak haller arasında , kanun emrini yerine getirmek, ayaklanma ve isyanları bastırmak sayılmıştır.
- Bu hüküm, 1 inci madde hükümlerine bakılmaksızın, Akit Devletlerden birinin veya her ikisinin mukimi olmayan kişilere de uygulanacaktır.
- Aynı rütbede ve kıdemde bulunan asker kişiler arasında hakaret durumunda, 477 SK’nun 55.
[421] MADDE 38 – Harp okullarına alınan her öğrenciye disiplin notu verilir. Hangi cezalar için disiplin notundan ne miktarda düşüleceği yönetmelikte belirtilir. [303] Yönetmelikte kurullarda görev yapacaklar makam olarak sayıldığından, bu birimlerde görev yapan personelin o görevde kaldığı sürece kurullardaki üyeliği devam edecektir. [231] Madde 38 – Harp okullarına alınan her öğrenciye disiplin notu verilir. [204] Kademe ilerlemesi; Memurun görev ve rütbesinde değişiklik olmadan belli bir hizmet süresini doldurması ve olumlu sicil alması durumunda aylık bakımından yaptığı yatay ilerlemedir (Akyılmaz, s.383). [24] Madde 38 – Harp okullarına alınan her öğrenciye disiplin notu verilir. Hangi cezalar için disiplin notundan ne miktarda düşüleceği yönetmelikte belirtilir. Bir iptal davasında yetki; yer, zaman, kişi ve konu olmak üzere dört bakımdan incelenebilir. Yetki unsurunda sakatlık halleri yetki ve fonksiyon gaspı ile yetki tecavüzü olarak ortaya çıkar. Yetki tecavüzü işlemin yer, zaman ve konu bakımından sakatlık hallerini kapsar.
“Özürsüz olarak 1 yılda toplam 20 gün göreve gelmemek” (657 SK m.125/E-d). “Diplomatik statüsünden yararlanmak suretiyle yurt dışında, haklı bir sebep göstermeksizin ödeme kabiliyetinin üstünde borçlanmak ve borçlarını ödemedeki tutum ve davranışlarıyla Devlet itibarını zedelemek veya zorunlu bir nedene dayanmaksızın borcunu ödemeden yurda dönmek” (657 SK m.125/D-m). “Açıklanması yasaklanan bilgileri açıklamak” (657 SK m.125/D-k). “Görev yeri sınırları içinde herhangi bir yeri toplantı, tören ve benzeri amaçlarla izinsiz kullanmak veya kullandırmak” (657 SK m.125/D-e). “Özürsüz ve kesintisiz 3 – 9 gün göreve gelmemek” (657 SK m.125/D.b). “Göreve sarhoş gelmek, görev yerinde alkollü içki içmek” (657 SK m.125/D-a). “Hizmet içinde Devlet memurunun itibar ve güven duygusunu sarsacak nitelikte davranışlarda bulunmak” (657 SK m.125/C-ı). “Görev sırasında amirine sözle saygısızlık etmek” (657 SK m.125/C.e). “Görevle ilgili konularda yükümlü olduğu kişilere yalan ve yanlış beyanda bulunmak” (657 SK m.125/C-d). “Özürsüz olarak bir veya iki gün göreve gelmemek” (657 SK m.125/C.b). Aile fertlerinin kullanmasına veya bir yabancının kullanmasına izin verilmesi de bu suçu oluşturabilir[188]. “Hizmet dışında Devlet memurunun itibar ve güven duygusunu sarsacak nitelikte davranışlarda bulunmak” (657 SK m.125/B-d).
Leave A Comment